Türkiye’de rüzgâr santrallarının toplam kurulu gücü, 2002 yılında yalnızca 19 MW iken, bu tarihten itibaren yenilenebilir enerji kaynaklarının potansiyelinden yararlanmak amacıyla çeşitli politikalar ve uygulamalar hayata geçirildi. Yenilenebilir Enerji Destekleme Mekanizması (YEKDEM) sayesinde, yenilenebilir enerji tesislerinden elde edilen elektrik enerjisi için alım garantisi sağlandı. Ayrıca Yenilenebilir Enerji Kaynak Alanları (YEKA) yarışmaları ile rekabetçi bir piyasa oluşturuldu. Yerli aksam üretimi de büyük oranda desteklendi.
Rüzgârdan elde edilen elektrik üretimi 23 yılda 590 kat arttı
Tüm bu çabalar sonucunda rüzgâr kurulu gücü, Mayıs 2025 itibarıyla 13 bin 391 MW seviyesine ulaştı. 2001 yılında rüzgâr enerjisinden sadece 62 GWh elektrik üretilirken, bu kapasitenin 2024 yılı sonunda 590 kat artarak 36 bin 627 GWh’ye ulaşması bekleniyor.
Akılcı politika setleri
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, Dünya Rüzgâr Günü dolayısıyla yaptığı açıklamalarda, “Rüzgâr kurulu gücünü artırırken, aynı zamanda 20 bin kişinin istihdam edildiği yeni bir ekosistem oluşturduk. 2024 yılında toplam elektrik üretimimizin yüzde 10,5’ini RES’lerden sağladık” ifadelerini kullandı.
Yüzde 65 yerlilik
Bakan Bayraktar, Türkiye’de hali hazırda yaklaşık 4 bin rüzgâr türbinin bulunduğunu belirtti ve “Rüzgâr enerjisindeki kapasite artışıyla birlikte sanayimizi de geliştirdik. Rüzgâr türbinlerinin kule, rotor kanatları, jeneratörleri gibi birçok aksamı yerli imkanlarla üretir hale geldik ve büyük bir kısmını ihraç etmeye başladık. Her biri yaklaşık 8 bin ayrı parçadan oluşan rüzgâr türbinlerinin yaklaşık yüzde 65’i yerli üretimle elde ediliyor ve bu durum enerji arzımıza önemli katkı sağlıyor” diye ekledi.
Deniz üstü rüzgâr hedefi
2024-2028 yıllarını kapsayan stratejik planda, 2028 yılı itibarıyla Türkiye’nin rüzgâr kurulu gücünün 19 bin 300 MW olması hedefleniyor. Ayrıca, 2035 yılına kadar deniz üstü rüzgâr kapasitesinin 5 GW seviyesine çıkarılması planlanıyor.