İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi’nde, Marmara Cezaevi karşısındaki salonda gerçekleştirilen duruşmaya, tutuklu ve tutuksuz sanıklar ile avukatları katıldı. Duruşma, tutuklu sanıkların savunmalarının alınmasıyla devam ediyor.
![]()
İDDİANAME DETAYLARI
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör Suçları Soruşturma Bürosu tarafından hazırlanan iddianamede, toplam 70 kişi “şüpheli” sıfatıyla yer almakta, bunların 46’sı tutuklu olarak belirtiliyor.
Soruşturma çerçevesinde alınan MASAK raporları, tanık beyanları, şüpheli ifadeleri, HTS kayıtları ve tapelere de iddianamede yer veriliyor.
İddianamede, Maydonoz Döner’in şubelerine ait resmi ve gayriresmi ortakların, örgütle bağlantılı kişiler arasından seçildiği, mevcut yatırımcılardan referans alınmadan ortaklık yapılmadığı bilgisi veriliyor. Bu durum, şirket tarafından “Referans Temelli Büyüme” olarak tanımlanıyor.
Tanık beyanları ve tape kayıtlarına göre, söz konusu şirketin örgütle bağlantılı kişilere destek sağlamak amacıyla kurulduğu ifade ediliyor. Örgütsel kapsamda işlem görmemiş veya dosyaları kapanmış örgüt üyeleri üzerine yiyecek sektöründe faaliyet gösteren şirketler inşa edildiği belirtiliyor.
Şirketlerin İstanbul ve Antalya gibi büyük şehirlerde merkezlerinin bulunduğu vurgulanırken, işlem görmemiş örgüt üyelerinin ön planda tutulduğu ve isim hakkı sistemi aracılığıyla hızlı bir büyüme sağlandığı aktarılıyor.
İddianamede, markanın tanınırlığı arttıktan sonra bazı şube ortaklarının hisselerini yüksek bedellerle devrettiği ve yeni şubelerde ortaklıklar kurduğu ifade ediliyor.
Şirketin isim hakkı bedelinin benzer firmalara göre düşük olduğu, bayilik verilecek kişilerin örgütle bağlantılı kişilerden seçildiği ve bu kişilerin birden fazla şirkette ortaklık kurduğu belirtiliyor. Resmi ortaklar arasında ise örgütle bağı güçlü olanların yer aldığı ifade ediliyor.
Yurt dışında aranması bulunan kişilerin aileleri aracılığıyla şirketlere gayriresmi ortaklık sağladığı, sanıkların büyük çoğunluğunun işlem gören askerler, polisler ve emniyet yapılanması içindeki kişilerden oluştuğu iddianamede yer alıyor.
Şirket ortaklarının etkin pişmanlık hükümlerinden yararlandıkları veya örgütün deşifresine yönelik beyanları olmasının tespit edilmesi durumunda, şirketten ayrılmaları için baskı yapıldığı ifade ediliyor.
İllerdeki şubelerin genel denetimi ve kontrolü için, örgütte üst konumda bulunan bir kişinin görevlendirildiği ve bu kişinin aranma kaydının bile şirkette görev almasına engel teşkil etmediği belirtiliyor. Bu kişi, şubelerin işleyişinden sorumlu olmakta ve örgüt adına yurt dışına para gönderildiği aktarılıyor.
Şirket toplantıları adı altında belirli aralıklarla örgütsel toplantılar düzenlenmekte ve burada toplanan paraların bir kısmı örgüt üyelerine dağıtılmakta olduğu bildiriliyor.
Maydonoz Döner markasının hızlı büyümesi sonrası, “Somca Gıda AŞ” ortaklarının ikinci bir marka kurarak bayilik sistemiyle daha fazla kazanç elde etme ve örgütsel faaliyet alanını genişletme eğiliminde oldukları ifade ediliyor.
İddianamede, şüphelilerin eylemleriyle ilgili tespitlere de yer veriliyor. Şüpheli Gökhan Bünyamin’in öğretmenlik görevini sürdürürken KHK ile ihraç edildiği, daha sonra OHAL komisyonuyla göreve iade edildiği belirtiliyor. Bu kişinin “FETÖ silahlı terör örgütüne üye olmak” suçundan soruşturma geçirdiği ve takipsizlik kararı verildiği kaydediliyor.
Bünyamin’in, şüphelilerden İlhan Bahadır ile Maydonoz Döner’in gayriresmi ortakları olduğuna dair tape kayıtları ve MASAK incelemesi bulunduğu ifade ediliyor.
İddianamede, şüpheli İlhan Bahadır’ın Maydonoz Döner’in Bayrampaşa, Çekmeköy, Kartal ve Maltepe şubelerinin resmi ortağı olduğu, KHK ile TRT’den ihraç edildiği ve 2018’de “FETÖ/PDY silahlı terör örgütüne üye olmak” suçundan takipsizlik kararı verildiği aktarılıyor.
Şüphelilerden Ahmet Terzi’nin de KHK ile TRT’den ihraç edildiği ve FETÖ iltisakı nedeniyle yargılandığı davada mahkumiyet aldığı belirtiliyor. Maydonoz Döner’in Bayrampaşa, Çekmeköy, Maltepe ve Kartal şubelerinin resmi ortağı olduğu ifade ediliyor.
İddianamede, Bahadır ve Terzi’nin tape kayıtlarında, kimliği belirlenemeyen “Mesut” isimli kişiye şirket hesabı üzerinden para gönderildiği ve bu durumun sıkıntılı bir duruma neden olabileceği konusundaki konuşmalara yer veriliyor.
Söz konusu şirkette, “FETÖ silahlı terör örgütüne üye olmak” suçundan adli işlem görmüş veya KHK ile ihraç olan kişilerin çalıştırıldığı belirtiliyor. Bu bağlamda, şüpheliler Bahadır ve Terzi’nin, adli veya idari işlem yapılan kişileri SGK’li göstererek gizlilik sağladıkları anlaşılıyor.

MASAK RAPORU
İddianamede, Antalya Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma kapsamında “Somca Gıda AŞ” hakkında alınan MASAK raporuna da değinilmektedir. Şirketin 9 bin 671 çalışanı olduğu, bunlardan 2 bin 613’ü hakkında soruşturma kaydı bulunduğu ifade edilmektedir.
Çalışanlardan 326’sının örgütle iltisaklı suçlardan kaydı olduğu, 1861’inin ise kovuşturma kaydı bulunduğu belirtildi. Şubelerin 554 farklı resmi ortağından 232’sinin de örgüt soruşturması olduğu aktarılmaktadır.
46’sı tutuklu 70 şüphelinin “silahlı terör örgütüne üye olma” ve “Terörizmin Finansmanının Önlenmesi Hakkında Kanun’a muhalefet” suçlarından 14 yıl 2’şer aydan 28 yıl 4’er aya kadar hapisle cezalandırılması talep edilmektedir.
Diğer Güncel Haberler için tıklayın
