Küresel piyasalar, ABD Başkanı Donald Trump yönetiminin “H-1B” çalışma vizelerine 100 bin dolarlık başvuru ücreti getirme kararı sonrası yatırımcıların temkinli tutum sergilemesiyle haftaya karışık bir görünümle başladı.
ABD Merkez Bankası’nın (Fed) faiz indirimlerine devam edeceğine dair iyimser beklentiler ve Başkan Trump ile Çin Devlet Başkanı Şi Cinping arasında gerçekleştirilen görüşmeye dair olumlu sinyallere rağmen, Trump yönetiminin “H-1B” çalışma vizelerine 100 bin dolarlık başvuru ücreti getirmesi, küresel piyasalarda risk iştahını azalttı.
Bu yeni düzenleme, yüksek vasıflı işçilerin ABD’de çalışmasını amaçlayan “H-1B” vizesi programında şirketlerin ödeyeceği başvuru ücretinin 100 bin dolara çıkarılmasını öngörüyor.
Analistler, bu durumun işletme maliyetleri ve marjları açısından bir risk oluşturabileceğini vurguluyor. Teknoloji şirketlerinin, yurt dışında yeterli iş gücü bulamadıkları için başvuru ücretinin artmasının olumsuz etkilerini yaşayacaklarını belirtiyorlar.
Özellikle Hindistan merkezli teknoloji firmalarının bu yeni ücret politikasıyla daha fazla etkileneceği öngörülüyor.
Başkan Trump, Çin Devlet Başkanı Şi Cinping ile yaptığı görüşmenin verimli geçtiğini ifade ederek, ticaret, fentanil, Rusya-Ukrayna Savaşı ve TikTok anlaşması gibi konularda önemli ilerlemeler kaydettiklerini aktardı.
Bu gelişmeler, ABD ve Çin arasında yeni anlaşmalar olabileceğine dair iyimserliği artırmış durumda.
Ekonomik ve siyasi gelişmelerin yanı sıra, Fed yetkililerinin açıklamaları dikkatle izleniyor. Minneapolis Fed Başkanı Neel Kashkari, Bankanın bu haftaki faiz indirimi kararını desteklediğini ve önümüzdeki yıl için iki indirim daha beklediğini duyurdu.
Bu arada, ABD Senatosu, Temsilciler Meclisi’nden geçen ve federal hükümetin 1 Ekim’de kapanmasını önlemeye yönelik geçici bütçe tasarısına onay vermedi.
Bu hafta ABD’de açıklanacak büyüme verileri ve Fed’in enflasyon göstergesi olarak dikkate aldığı çekirdek kişisel tüketim harcamaları fiyat endeksi (PCE) verileri, piyasa katılımcıları için önemli bir odak noktası olarak öne çıkıyor.
ABD’nin 10 yıllık tahvil faizi 4,15 seviyesine yükselirken, Fed’den beklenen faiz indirimlerinin boyutuna dair belirsizlikler dolayısıyla dolar endeksi yüzde 0,2 artışla 97,8 seviyesinde işlem görüyor.
Altının ons fiyatı yüzde 0,2 artışla 3 bin 692 dolara yükselirken, Brent petrolün varil fiyatı yüzde 0,7 artışla 66,6 dolardan işlem görmekte.
New York borsasında, ülkedeki ekonomik aktiviteye dair endişelerin azalmasıyla birlikte pozitif bir seyir gözlemlendi.
Geçtiğimiz hafta, iç talep öncü göstergesi olan perakende satışların beklentileri aşması ve haftalık işsizlik maaşı başvurularının gerilemesi, büyüme ve istihdam görünümüne yönelik kaygıları hafifletti.
Fed’in faiz indirimine gitmesi beklenirken, bu durum yatırımcıların riskli varlıklara yönelmesine yol açtı. Kurumsal tarafta, ABD’li kargo şirketi FedEx’in gelir ve karının tahminlerin üzerinde gelmesi sonrası hisseleri yüzde 2,3 yükseldi. Cuma günü Dow Jones endeksi yüzde 0,37, S&P 500 endeksi yüzde 0,49 ve Nasdaq endeksi yüzde 0,72 değer kazandı.
Ancak ABD’de endeks vadeli kontratlar güne negatif bir başlangıç yaptı.
Avrupa borsaları, Fransa’daki politik belirsizlik ve kıta genelindeki jeopolitik risklerin etkisiyle karışık bir seyir izliyor.
Avrupa Birliği (AB), Rusya’nın sıvılaştırılmış doğal gazını (LNG), bankalarını, kripto işlemlerini ve petrol taşıyan gölge filosunu hedef alan yeni bir yaptırım paketi üzerinde çalışıyor.
Öte yandan, Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Fitch Ratings, İtalya’nın kredi notunu “BBB”den “BBB+”ya yükseltirken, not görünümünü “durağan” olarak belirledi.
Cuma günü, Almanya’da DAX 40 endeksi yüzde 0,15, Fransa’da CAC 40 endeksi yüzde 0,01 ve İngiltere’de FTSE 100 endeksi yüzde 0,12 değer kaybederken, İtalya’da FTSE MIB 30 endeksi ise yüzde 0,01 değer kazandı. Avrupa’da endeks vadeli kontratlar güne karışık bir seyirle başladı.
Asya borsaları, Trump yönetiminin “H-1B” çalışma vizelerine 100 bin dolarlık başvuru ücreti getirme kararı sonrası karışık bir görünüm sergiliyor.
Japonya Merkez Bankası’nın (BoJ) geçen hafta borsa yatırım fonlarında (ETF) satışa başlayacağını açıklamasının ardından Japonya borsasında risk iştahı arttı.
Çin Merkez Bankası (PBoC), 1 yıllık gösterge faiz oranını yüzde 3, 5 yıllık gösterge faiz oranını ise yüzde 3,50 seviyesinde sabit tuttu.
Kapanışa yakın Japonya’da Nikkei 225 endeksi yüzde 1,3, Güney Kore’de Kospi endeksi yüzde 0,5 değer kazanırken, Çin’de Şanghay bileşik endeksi yatay bir seyir izliyor. Hong Kong’da ise Hang Seng endeksi yüzde 1 geriledi.
BORSA HIZLI YÜKSELDİ
Cuma günü alış ağırlıklı bir seyir izleyen Borsa İstanbul’da BIST 100 endeksi, günü yüzde 2,23 değer kazanarak 11.294,48 puandan kapandı. Borsa İstanbul Vadeli İşlem ve Opsiyon Piyasası’nda (VİOP) BIST 30 endeksine dayalı ekim vadeli kontratı, cuma akşamı seansında normal seans kapanışına göre yüzde 1,7 değer kazandı.
Dolar/TL, cuma günü yatay bir seyirle 4,3850’den kapanırken, bugün bankalararası piyasanın açılışında önceki kapanışının hemen üstünde 41,3901’de işlem görüyor.
Analistler, bugün yurt içinde tüketici güven endeksinin, yurt dışında ise Avro Bölgesi’nde tüketici güven endeksi ile ABD’de ağustos Chicago Fed Ulusal Aktivite Endeksi ve İngiltere Merkez Bankası (BoE) Başkanı Andrew Bailey’nin konuşmasının takip edileceğini ifade ederek, teknik açıdan BIST 100 endeksinde 11.400 ve 11.500 seviyelerinin direnç, 11.200 ve 11.100 puanın ise destek konumunda olduğunu belirtti.
Yorumlar kapalı.