ANKARA (Gazete Bursa) – Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), 2024 yılına ait Küçük ve Orta Büyüklükteki Girişim (KOBİ) İstatistiklerini yayımladı. Verilere göre, Türkiye genelinde sanayi ve hizmet sektörlerinde faaliyet gösteren 3 milyon 928 bin girişim KOBİ kategorisine girmekte ve toplam girişimlerin yüzde 99,6’sını oluşturmaktadır.
KOBİ’ler, ülkedeki toplam istihdamın yüzde 68,5’ini, personel maliyetlerinin yüzde 43,5’ini, cironun yüzde 44,1’ini, üretim değerinin yüzde 39,8’ini ve faktör maliyetiyle katma değerin yüzde 41,2’sini sağlamaktadır. Sektörler bazında incelendiğinde, KOBİ’lerin yüzde 35,1’inin ticaret, yüzde 15,3’ünün ulaştırma ve depolama, yüzde 12,1’inin ise imalat sanayi alanında faaliyet gösterdiği görülmektedir.
2024 yılı itibarıyla orta ölçekli girişimlerde çalışan başına katma değer 969 bin TL olarak belirlenirken, bu rakam küçük ölçekli girişimlerde 558 bin TL, mikro girişimlerde ise 175 bin TL olarak kaydedilmiştir. İmalat sanayi KOBİ’lerinin yüzde 54,8’i düşük teknoloji sınıfında yer alırken, büyük ölçekli girişimlerde bu oran yüzde 41,5 olarak tespit edilmiştir.
KOBİ DOĞUM ORANLARI VE İSTİHDAM KATKISI
KOBİ’ler, 2024 yılında toplam ihracatın yüzde 29,6’sını, ithalatın ise yüzde 15,9’unu gerçekleştirmiştir. İhracat alanında mikro girişimlerin payı yüzde 2,4, küçük girişimlerin payı yüzde 10,7, orta ölçekli girişimlerin payı ise yüzde 16,5 olarak belirlenmiştir. KOBİ ihracatının yüzde 59,4’ü ticaret, yüzde 34,3’ü ise imalat sanayi ürünlerinden oluşmaktadır. İthalatta ise KOBİ’lerin payı yüzde 65,6 ticaret, yüzde 25,8 sanayi olarak tespit edilmiştir.
AR-GE VE PATENT FAALİYETLERİ
2024 yılında KOBİ’ler, toplam Ar-Ge harcamalarının yüzde 28,8’ini gerçekleştirmiş ve toplam Ar-Ge personelinin yüzde 43,7’sini istihdam etmiştir. Aynı yıl, KOBİ’ler 1.417 patent başvurusunda bulunmuş, 615 patent tescil edilmiştir. Küçük ölçekli girişimler başvuru sayısında ön plana çıkarken, orta ölçekli girişimler tescil sayısında lider konumda olmuştur.

TÜİK’in verileri, KOBİ’lerin Türkiye ekonomisindeki önemli rolünü bir kez daha gözler önüne sermekte, sanayi ve hizmet sektörlerinde sağladıkları istihdam, üretim ve ihracat katkısıyla ülke genelindeki ekonomik büyümenin temel dinamiklerinden biri olduklarını ortaya koymaktadır.

Yorumlar kapalı.